. * ZIYARETÇİ DEFTERİ İÇİN TIKLAYIN

28 Haziran 2012 Perşembe

BİRSEN TEZER Live! @Abbasağa Parkı/ İstanbul - 26 Haziran 2012-



Merhaba.

26 Haziran Salı günü Birsen Tezer'le Beşiktaş Abbasağa Parkı konserimiz vardı.
Grubum Taxi Band'le Bodrum Mandalin'de yaptığımız program sonrasında uçağa atladığım gibi ayağımın tozuyla eve eşyalarımı bıraktım ve soundcheck için soluğu Abbasağa Parkı'nda aldım. Daha önce burada çalmamıştım ama az çok ününü biliyordum. Akşam üstü 19.00 gibi soundcheck için toplandık. Rodimiz Cevdet çalgılarımızı almış, sahne için hazırlamıştı. Biz seslerimize bakarken yavaş yavaş akşam dinleyicisi de amfi-tiyatro şeklindeki mekana yerleşmeye başlamıştı. Twitter'da foto bile paylaştılar. Bu, akşamın keyifli geçeceğinin ilk sinyaliydi o an bence :)

Seslerimiz iyiydi. Duyumumuz güzeldi. Monitörlerimiz güçlüydü. Tüm gece boyunca duyumda bir aksilik olmaksızın programımıza devam ettik. Souncheck'in ardından ekipçe Beşiktaş Çarşı'da Hayati abinin bildiği güzel bir mekana yemek yemeye gittik. Mekanda Yeni Türkü'den arkadaşım Erkin'i, davulcu Bahadır'ı da gördüm. Sohbet ettik biraz. Onlar da oraya gelip giderlermiş meğer. Keyifli ve sizin-bizim kafalarımıza uyabilecek mekanların adını buradan paylaşıyorum biliyorsunuz ama o an gerçekten dikkat etmedim. Alttaki yazıda da paylaştığım gibi; kameralarımın ikisi de bozuldu ve bu sebeple bu konser yazıları kafasından çıktığımdan, mekan ismi gibi detayları da atlar oldum. Kameram tamir olur olmaz eskisi gibi yazı, foto ve videolara devam edeceğim. Takipçi arkadaşlara duyurulur :)

Bugünkü tüm foto ve videoar Twitter ve Facebook'taki arkadaşlardan topladığım görsellerden oluşuyor. Aşağıda hepsini bulabilirsiniz.


Yemekten sonra konser mekanına geldiğimizde kendi adıma gözlerime inanamadım. Ne oturacak ne de ayakta duracak yer vardı. Bu ilk büyük konserimiz olacaktı besbelli. Anonsun hemen ardından kulis gibi suntadan çevrilmiş bölgede gömleğimi tam giyemeden acele ile sahneye çıktık. Çocukluktan beri hatta 22 senedir sahnede olsam da bu hazırlıksız telaşlar beni  her zaman heyecanlandırıyor açıkcası. Bir alkış kıyametin içinde bulduk kendimizi. Hemen 'Değirmenler'le başladık. 'Cihan' albüm parçalarımızdan çaldık, Gürol abinin 'Bas Şarkıları' albümünden 'Şelpe'yi çaldık. 

Seyirci tam anlamıyla muhteşemdi. Tam karşımızdaki arkadaşlar kartonlara tek tek Birsen Tezer yazmış ve pankart gibi ayağa kaldırmışlardı. Herkes tek bir ağızdan şarkıları söyledi, albümden istek yaptılar. Enerji inanılmazdı. Emeğin bu şekilde dönüşü ne muhteşemdir... 



Konserin yarısında bir Hüsnü Arkan- Birsen Tezer düeti olan ve Hüsnü Arkan'ın 'Solo' isimli albümünde yer alan 'Hoş geldin'i, ben ve Birsen düet şeklinde seslendirdik. Ardından bir İlhan Şeşen-Birsen Tezer düeti olan ve yayınlanacak ikinci albümde de kaydettiğimiz 'Aşk üzerine söylenmemiş her şey' filminin aynı adlı soundtrack'ini yine Birsen'le düet olarak seslendirdik. Seyircimiz düetlerimizi coşkulu şekilde alkışladılar, keyifle dinlediler. Cihan albüm şarkılarına devam ettik. Ortaçgil'den 'Aşk var mı?'yı da seslendirdik. Daha sonra Gürol abinin 108'ini de çaldık. Daha sonra ezan okunacağı için kısa bir ara verdik. Ezanın ardından 'Seher Vakti' ve Çığlık çığlığa'yı da seslendirdikten sonra programı bitirdik. Seyircimiz çok güzeldi, bizi ayakta alkışladılar, eksik olmasınlar. Biz de onları ayakta alkışladık aynı şekilde :)  Bu müthiş onurla sahneden indik. Fakat her zamanki gibi yine bırakmadılar. Yeniden Bilsen'i seslendirerek konserimizi tamamladık... 


 Bence her birimiz için unutulmaz bir geceydi. Hele ki Abbasağa'daki rahat oturma düzeni, insanların içkisiyle, çekirdeğiyle oturarak konser izlemesi sıkışan şartlar altında ne de güzel bir resim verdi bizlere, anlatamam. Konser sonrası toparlandık ve evlerimize dağıldık. Bu müthiş gecenin etkisi gece de Twitter'da, Facebook'ta ve netteki bir çok yazışmada devam etti. Orada bulunan herkese teşekkürler. 


Demin de dediğim gibi, aşağıda netteki sosyal ağlardan topladığım fotolar ve video var. Bunları paylaşan arkadaşlara teşekkür fırsatı bulamamış olabilirim Ama izninizle buradan paylaşıyorum.  


Bu arada önümüzde iki günlük Bodrum dinletimiz var. Birincisi Yalıkavak Evgenia'da, diğeri Gümüşlük Zemda'da. Bodrum'a yolu düşen arkadaşları trio dinletilerimize bekleriz. Diğer konser tarihlerini ve yaz turne programımızı iki alt yazıda bulabilirsiniz. 


 Sevgiyle...




































































27 Haziran 2012 Çarşamba

'Tunç Öndemir TAXI BAND' Live! @ Mandalin/Bodrum 22-23 Haziran 2012


Merhaba. 
Bir süredir yazılarıma ara vermiş durumdayım, fark etmişsinizdir. Bunun iki sebebi var. Birincisi mevsim nedeniyle konserlerin seyrekleşmesi. İkincisiyse foto makinesi ile ilgili. Büyük makinem bozulduğu için konserlerimizi çekmek için mini bir kamera almıştım. Şu anda o da bozuk ve kamerasız bir şekilde programlarımızı maalesef görüntüleyemiyorum. Media Markt'ı ise kamera onarım süresini geciktirdiği ve ürünle hiç ilgilenmediği için buradan da kınıyorum. Her neyse, anlaşmasını 1-1,5 ay kadar önce yaptığımız ve solist-ritm gitaristi olduğum poprock grubum Taxi Band ile 22-23 Haziran Cuma ve Cumartesi tarihlerinde Bodrum/Mandalin'de çaldık. Mandalin geçen sene açıldı. Kule Bar'ın sahibi Atilla abimizin yeri. Denize sıfır ve Bodrum Koyu manzarasına sahip bir yer. İyi işler olmak üzere canlı müzik yapılan bir eğlence kulübü. Bodrum'un barlar sokağı kısmının en popüler mekanı diyebiliriz.

22 Haziran Cuma sabahı ekibimle saat 08.50  deniz otobüsüne binerek Atatürk Havaalanı'na gitmek üzere iskelede buluştuk. Aslında ekibimiz 5 kişi ancak bu yolculuğumuz 4 kişi şeklinde oldu. Basscımız Ferhat gitmeden bir süre önce rahatsızlandı ve yerine klavyecimiz Emin'in İzmir'den basscı arkadaşı Evrim bizle çaldı. Evrim parçaları çalıştı ve İzmir'den yola çıkarak Bodrum'da bizimle buluştu.

Atlas Jet ile uçtuk. Yolculuğumuz başta çok keyifliydi. Ne olduysa Bodruım Havaalanı'na alçalırken oldu. Öyle bir türbülans ve hava boşluğu yaşadık ki sormayın. 3-4 kez ard arda tekrar eden bu sallantılar ve düşüşler sırasında uçaktan çığlıklar yükseldi. Hepimizin aklı şöyle bir gidip geldi diyebilirim :) 

Sonunda indik ve bizi karşıladılar. Önce otelimize ve ardından soundcheck ve yeni basscı ile prova yapmak üzere Mandalin'e geldik. Gün boyunca şarkılarımızın üstünden bir kez daha geçerek yükü ve sorumluluğu uzun geceye hazırlandık. 

Akşam istirahat ettikten sonra program saatini beklemeye koyulduk. Sahne zamanı gelince yerlerimizi aldık. Uğruna inandığım t-shirt'ümü giydim ve yine uğruna inandığım parça olan Stretch'ten 'Why did you do it'le programa başladık. Enerjimiz de seyircimiz de gayet iyiydi. Seyircimizin performansımıza ve parçalarımıza tepkisi süperdi. Türkçe ve yabancı karışık 20 kadar poprock şarkı çaldıktan sonra ara verdik. Beni sahnede ilk kez şarkı söylerken izleyen arkadaşlarım olduğuna inanmak zor ama eğlendikleri her hallerinden belliydi. İner inmez kendimi gol atmış futbolcu kumpasında buldum :) Ne zamandır ilk kez gördüğüm arkadaşlarımla hasret giderdim. Gittikçe kalabalıklaşan mekanda tekrar sahne alma vakti geldi ve programımızın 2. setine başladık. Bu sette parçalara tepkiler daha da inanılmazdı. Tüm bar çılgınca eğlenmeye başladı. Bir an sarsıldığımızı dahi hissettim. İç salon ve arka bahçeden oluşan mekanda herkes eğleniyor, tek bir ağızdan şarkılarımıza eşlik ediyordu. Gecelerini emanet ettikleri grup ve mekan, onlarla birlikte kopuyordu. Hatta bir ara gözümü açtığımda müzisyen Tanju abi benimle birlikte sahneye çıkmış 'Go Jhonny!' şeklinde şarkı söylüyordu :) Saat 04.00'e geldiğinde artık bir kaç slow parça söylerken buldum kendimi. Zamanın nasıl geçtiğini anlayamadık. 'Programı bitirme vakti geldi' dediğimde sahneden indirmediler. Herkes en ön tarafımızda toplanmış gözlerimizin içine bakıyordu. Biz 04.10 gibi biraz da yorgunluk sebebiyle programımızı bitirdik. Hayatımda kendi sahnemde yaşadığım en muhteşem gecelerden biri olduğunu söyleyebilirim. Program sonrası gerek dinleyicilerden duyduğumuz hoş sözler bizleri onore etti, tüm yorgunluğumuzu aldı. Ardından arkadaşlar ve ekipçe Kule Bar'a gittik. Burada sabahın ilk ışıklarını da gördükten sonra evlere ve otellerimize dağıldık.

Ertesi gün, bir gün öncesinin yorgunluğunu yaşıyor gibiydim. Klavyeci arkadaşımız Emin, daha önce söz verdiği başka bir işe yetişmek için Bursa'ya gitti. Yerine Korhan geldi. Gündüz biraz turlayıp sohbet-muhabbetten sonra akşam yine aynı saatte Mandalin'deydik. Bizden önce bir gün önceki gibi yine funk müzik yapan Çağdaş ve grubu vardı. Yine arkadaşlarımız vardı. Mekan cumartesi olduğu için daha da kalabalıktı.
Sahnemize başladık. Bir uğursuzlukla ilk şarkı geldi. Dün gece cayır cayır performans gösteren ses sistemi bu gece sürekli olarak feedback yapıp ötüyordu. Sıkça vokali kesmek zorunda kaldım. Bu tür bir aksilik beni o anda moddan çıkarmak için yeterlidir. Seyircide ise bir gece önceki enerji görüntüsü yoktu açıkçası.
Sonrasında arıza nispeten halledildi. Bense seyirciyi elime almak için elimden geleni yaptım. Buna rağmen 1. set ortalama bir enerji ile geçti. Ara verdik ve 2. set için moral toplamaya gayret ettim. Tanju abi ve arkadaşlar da destek oldular ve 2. sete yüksek bir enerji ile girip daha ilk parçadan eğlenmeye başladık. Parçalar ve saat ilerledikçe bir gece öncesinden daha da yüksek bir enerji yayıldı mekandan. Eğlenmeyen, şarkı söyleyip dans etmeyen yok gibiydi. Bu durum bizi çok memnun etti. Gecenin sonunda yine slowları söyleyerek ve tüm Mandalin ailesine teşekkür ederek 2 günlük programımızı bitirdik.

Geriye geçirdiğimiz 2 güzel gün ve keyfili sahne anları kaldı İstanbul yolu görünürken. Ertesi gün ekibim döndü. Ben ise bir kaç gün daha kalıp Birsen Tezer konserimiz için salı günü döndüm. Bu kez rahat bir uçak yolculuğu oldu.

Mandalin'de tekrar ne zaman program yaparız bilmiyorum. Ama bir dahakinde sizi de eğlenirken görmek isteriz. Orada bulunan herkese ekibim adına teşekkür ederim.Geceyle ilgili dinleyici arkadaşlarımızdan ve yol boyunca cep telefonlarımızdan bulabildiğimiz fotoları aşağıya ekledim. Video yok maalesef.

Sevgiyle...